FORUM ANA SAYFA
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaPortal*GaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
taz
Sitenin Onur Üyesi
Sitenin Onur Üyesi
taz


Erkek Mesaj Sayısı : 1497
Yaş : 45
Kayıt tarihi : 18/04/08

DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Empty
MesajKonu: DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK   DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Icon_minitimeCuma Nis. 18, 2008 2:59 pm

İnsanın inancı ya da
inançsızlığı yaşadığı hayatı etkiler. Neye nasıl inandığı da, kendi
iradesiyle yapıp ettiklerinde ortaya çıkar.

Doğru inanç ve iyi
niyet olumlu her tavrın, her davranışın ardında yerini alır ve yapılanı
değerli kılar. İnanç ve niyetin mana ve maksadı, yapılan her şeyin mana
ve maksadını hazırlar.

Bundan dolayı yüce dinimizin emir ve yasaklarındaki maksat, bir mümin için her işinde gözetmesi gereken temel kaide olur.

Bir
erkekle bir kadın arasında Rabbimiz'in koymuş olduğu prensipler
doğrultusunda yapılan akid yani evlilik de inanan insanlar için ilâhi
maksat kapsamında gerçekleşmesi gereken işlerdendir. Evlilikte, aile
kurumunda, erkekle kadın arasındaki ilişkilerde belirleyici olan, Yüce
Mevlâmız'ın bildirdiği ölçü ve kurallardır.

Evlenip aile
kurmak, Hz. Adem Aleyhisselam ve Hz. Havva Validemiz'den bu yana
mevcuttur. Bu durum insan olmanın gereğidir. Aynı zamanda dinî ve
sosyal bir vecibedir.

Tarihin kaydettiği bütün toplumlarda
hatta putperest ilkel toplumlarda bile evlilik ve aile kurumu vardır.
Bu durum, erkek ve kadın olarak iki ayrı cinsin aileler kurarak bir
arada yaşamalarının insan tabiatının gereği olduğunu göstermektedir.

Rabbimiz
buyuruyor ki: “Sizlere içinizden huzura kavuşacağınız eşler yaratıp,
aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi O'nun ayetlerindendir. Bunda
düşünen akıl sahipleri için nice ibretli dersler vardır.” (Rum, 21)

Erkek
ve kadınların evlenip mutlu ve huzurlu bir yuva kurmaları ayetlerle ve
hadis-i şeriflerle teşvik edilmiştir. Zira aile hem kişinin huzur
bulduğu bir ortam, hem neslin devamı için bir vesile, hem de kişiyi
haramlardan alıkoyan bir vasıtadır.

Fahr-i Alem s.a.v. Efendimiz hadis-i şeriflerinde doğrudan doğruya evliliği teşvik etmiştir:

“Nikâh benim yolumdur (sünnetimdir). Kim benim yolumdan ayrılırsa benden değildir.”

“Evlenin, çoğalın. Zira ben kıyamet gününde diğer ümmetlere karşı ümmetimin çokluğuyla övünürüm.”

“Kişi evlenmekle dininin yarısını tamamlamış olur. Diğer yarısı için de Allah'tan korksun.”

Dinimizde
ruhbanlıkta olduğu gibi dünyadan tamamen el-etek çekmek yoktur. İnsan
yaradılışından kaynaklanan ihtiyaçların meşru dairede karşılanması icab
eder. Şeytanın tek başına yaşayanları daha kolay aldattığı da
bilinmektedir. Evlenip bir araya gelen eşlerin yardımlaşıp dayanışması
şeytanın hilelerine karşı daha uyanık olmayı sağlar.

Evlilik
sayesinde dindarlık insan hayatına daha kolay nüfuz eder, yalnızlığın
tehlikelerinden korur. Evlenip aile kurmanın kişinin dinini
yaşamasında, dinini hayatına hakim kılmasında önemli bir rolü vardır.
Bunun için kişinin aile meşguliyeti kendini nafile ibadetlere
vermesinden daha faziletlidir. Çünkü evlilikte nefsi haramlardan
korumak ve gelecek nesilleri yetiştirmek gibi önemli hususlar vardır.

Rabbimiz,
meşru bir evlilikle erkek ve kadının ayrılmamak üzere birleşmelerini ve
kaynaşmalarını murad eder ve helallerin en sevimsizi olarak da
boşanmayı görür. Rabbimiz'in kullarından istediği her husus yine
kullarının hayrınadır. Bu meyanda evlenip aile kurmak bireylerin can,
ırz ve namus güvenliğini sağlar. Topluma huzur verir. Gayri meşru
ilişkilerin yaşandığı şartlarda ise bu güvenlik yoktur. İnsan
tabiatında ve toplum hayatında aslolan arsızlık ve fuhuş değil; iffet
ve hayadır. Bunu da ancak evlilik sağlar.

Aile kurmak yeni
akrabalıkların meydana gelmesine, böylece sosyal bağların genişleyip
gelişmesine de yol açar. Anne ve babaları vasıtasıyla nesep yakınlığına
sahip olan insanlar, eşleri vasıtasıyla da sıhrî (evlilik sonucu)
akrabalara sahip olurlar. Toplumda birbirini tanıyan, kaynaşan
insanların sayısı artar. Bu şekilde toplumsal yardımlaşma ve
dayanışmanın zemini de doğal olarak oluşur. İnsanlar birbirinden
haberdar olur, birbirlerini korur ve kollarlar. Böylece insan
yalnızlıktan ve kimsesizlikten kurtulur, yaşama gücüne sahip olur ve
hayatın yükünü rahatlıkla taşır.

Ailenin temelini oluşturan
erkek ve kadın her iki cinsin kendine has konumu, görev ve
sorumlulukları vardır. Alemlerin Rabbi'ne kul olma cihetinden ve insan
olma bakımından herkes aynıdır. Fakat kadının insan ve kul olarak
erkekle aynı olan birçok hak ve sorumluluklarının yanında, kendine has
bir takım hak ve mesuliyetleri de vardır. İş bölümünde kendisine düşen
görev ve sorumluluklara ve sahip olduğu haklara uygun özelliklerde
yaradıImıştır. Aynı durum erkek için de geçerlidir. Erkek de
yaradılışına uygun sorumluluk ve haklara sahiptir.

Ailenin
reisi erkektir. Erkeğin görev ve sorumlulukları onun aile reisi
olmasını tabii kılmıştır. Nitekim ayet-i kerimede: “Erkeklerin kadınlar
üzerinde hakları olduğu gibi, kadınların da erkekler üzerinde hakları
vardır. Yalnız erkeklerin kadınlardan bir üstünlük derecesi vardır.”
(Bakara, 228) buyurularak erkek ve kadının karşılıklı haklarına işaret
edilmekte ve erkeğin reislik görevine dikkat çekilmektedir.

Ailenin
geçimini sağlamak görevi erkeğe yüklenmiştir. Çocuk dünyaya getirmek ve
büyütmekle görevli kadının ailenin rızkını teminle uğraşması çok tabii
değildir. Dinimiz bu görevi erkeğe verir ve erkeğin ailenin rızkı için
gösterdiği çabaya büyük önem atfeder. Bir hadis-i şerifte: “Bir
erkeğin, Allah rızasını gözeterek aile fertlerine yaptığı her harcama
onun için sadakadır.” buyurulmuştur.

Farklı yaratılışlara
sahip, buna bağlı olarak sorumlulukları da farklı olan karı ve koca
birbirlerinin eksik ve kusurlarını görmemek, namus ve iffetlerini
korumak hususunda aynı sorumluluğa sahip olurlar. Her ikisi de salih
bir insan olmaya gayret etmelidirler. Bu hususta Hz. Ali k.v., “hayırlı
erkek eşini üzmeyen, duygu ve hayalleriyle de olsa haramlarda
gezmeyenlerdir” buyurmuş ve Hz. Fatma r.a. validemiz de, “hayırlı kadın
eşini üzmeyen, duygu ve hayalleriyle de olsa haramlarda gezmeyenlerdir”
buyurmuştur.

Koca hanımına, hanım da kocasına ilgi göstererek
huzur ve saadeti evlerinde aramalıdırlar. Erkek, imkanlarına göre
hanımının ve çocuklarının nafakasını sağlayıp her türlü ihtiyaçlarını
karşılamalı, hanım da kocasına karşı bütün meşru meselelerde mutlak
itaat halinde olmalıdır.

Yüce Kitabımız'da Rum Suresi'nde evlilikle ilgili üç büyük husus kaydedilir:

Eşlerin birbirlerine karşı yakınlık (ünsiyet) hissetmesi ve bu ünsiyete bağlı olarak bedenî ve ruhî ihtiyaçların giderilmesi;

Eşler arası sevgi ve saygının oluşması;

İki cins arasında vuku bulan şefkat.

Şefkat,
aileyi kuşatan pek derin ve ince bir fazilettir. Müminlerin
vasıflarındandır ve ailede sevginin filizlenip boy vermesine büyük
katkı sağlar.

Neslin muhafazası aile sahibi olmanın önemli
gayelerinden biridir. Yarınlar çocuklarımıza emanet edilecektir.
Ardımızdan bizi hayır dua ile anacak imanlı evlatlar bırakmak, bizimle
ahirete gelecek önemli amellerdendir.

Toplumun, İslâm
terbiyesi ile çocuklarını yetiştiren, onlara dinî vazifelerini öğreten,
hayatlarının her döneminde bu bilgileri korumaları için çaba gösteren,
fedakâr, sorumluluk seviyesi yüksek, sağlam şahsiyetli kimselere
ihtiyacı vardır. Bu da ancak evlenip mutlu ve huzurlu bir aile yuvası
kurmakla mümkündür.

Rabbimiz bizlere nesillerimizden gözlerimizin bebeği olacak salih insanlar ihsan edip, bizi takva sahiplerine rehber kılsın.

Rabbimizin tevfik ve inayeti ile

Kaynak: Semerkand dergisi, 12/2004
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.canmuhammed.ile.biz
X_@sRi_s@@det_X
Admin
Admin
X_@sRi_s@@det_X


Erkek Mesaj Sayısı : 912
Yaş : 40
Kayıt tarihi : 14/04/08

DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Empty
MesajKonu: Geri: DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK   DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Icon_minitimeÇarş. Nis. 23, 2008 6:25 pm

Allah C.C. razı olsun Mustafa kardes emeğine sağlık insAllah!...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.asrisaadet.ile.biz
taz
Sitenin Onur Üyesi
Sitenin Onur Üyesi
taz


Erkek Mesaj Sayısı : 1497
Yaş : 45
Kayıt tarihi : 18/04/08

DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Empty
MesajKonu: Geri: DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK   DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK Icon_minitimeC.tesi Mayıs 24, 2008 12:32 am

ecmain
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.canmuhammed.ile.biz
 
DİNÎ VE SOSYAL BİR VECİBE: EVLİLİK
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
FORUM ANA SAYFA :: «««««İslam'da Aile ve Aile Hayatı»»»»» :: İslamda Aile-
Buraya geçin: