FORUM ANA SAYFA
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaPortal*GaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İşte Türklük ruhu budur..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
medineli
«««Vip Üye»»»
«««Vip Üye»»»
medineli


Kadın Mesaj Sayısı : 286
Nerden : istanbul
İş/Hobiler : kuran okumak
Lakap : hacı
Kayıt tarihi : 18/04/08

İşte Türklük ruhu budur.. Empty
MesajKonu: İşte Türklük ruhu budur..   İşte Türklük ruhu budur.. Icon_minitimePerş. Eyl. 11, 2008 6:08 pm

gül Ünlü Arap seyyahı El Cahiz'in kısaca "O tek başına bütün bir cemiyyyet demektir" diye özetlediği
Türk insanı; bir ahlak namus ve dürüstlük abidesi olarak dosta da düşmana da kendisini kabul ettirmiştir.
Bu konuda ciltler tutacak sayısız örnekler var ama birkaç misal vermekle yetinelim.
İstanbul'a gelip bir süre inceleme yaptıktan sonra 1855 yılında Paris'te "La Turguie actuelle" isimli eserini
yayınlayn A. Ubicini eserinin bir yerinde şunları yazıyor:
"Bu muazzam başkentte bulunan dükkan sahipleri hekesçe bilinen namaz saatlerinde dükkanlarını
açık bırakıp giderler Yine aynı şekilde evlerin kapıları rasgele bir mandalla kapatılır ama senede üç
dört hırsızlık olayı bile olmaz. Halkı gennelikle hristiyanlardan oluşan Galata ve Beyoğlu'nda ise
hırsızlık ve cinayet olaylarının duyulmadığı gün yoktur.
İstanbul dışında da durum aynıdır. Son günlerde Daily News Gazetesi'nde yayınlanan mektubunda
bir İngiliz seyyahının anlattığı şu hatırayı lütfen okuyun:
'Bugün kendi eşyamla yol arkadaşım olan eski bir Macar zabitinin eşyasını nakletmek üzere bir
köylünün yük arabasını kiraladım. Sandıklar por-mantolar denkler paltolar kürkler atkılar...
hep açıkta duruyordu. Buralarda yatak olmadığı için gece üstüne uzanmak üzere biraz kuru ot
satınalmak isteyince; son derece nazik bir Türk bana yardımcı olmak istedi. Köylü de öküzlerini
koşumdan çıkarıp bütün eşyamızla birlikte sokağın ortasında bıraktı. Onun uzaklaştığını görünce
"Burada birisi kalmalı" dedim. Yanımdaki Türk hayretle sordu:
- Niçin?
- Eşyalarımızı beklemek için!
- Aa! Ne lüzumu var? Eşyalarımızı bir hafta gece - gündüz burada kalsa bile dokunan olmaz!
Bu söze güvendim ve gittik... Dönüşümüzde her şey yerli yerinde duruyordu... İşte bu olay
bütün Londra kiliselerinin kürsülerinden hristiyanlara ilan edilmelidir. İnanıyorum ki o zaman
bazıları rüya gördüklerini zannedeceklerdir.. Artık uykularından uyansınlar!.."
Bu konuda değişik milletlere mensup çok sayıda yazar tarihçi ve diplomat cilt cilt kitap yazmış yüzlerce binlerce örnek vermiş. Onlar arasında bir seçim yapmak ve tercihte bulunmak oldukça zor. Çünkü hepsi
birbirinden güzel ve ibretlerle dolu. İşte rasgele vereceğimiz bir örnek daha...
A. L. Castellan 1811 yılında yayınladığı Letters sur la Grece I'Hellespont et Constantinople isimli
eserinde şöyle bir olay anlatıyor:
"Dostlarınızdan biri içinde 1000 kuruş bulunan bir torba ile İstanbul'da Beyoğlu'na doğru yola
çıkar. (Daha önceki verilen fiyat listesine bir daha göz atılacak olursa o zaman için 1000 kuruşun
ne kadar önemli bir para olduğu anlaşılır) Tophane iskelesine çıkarken torba yırtılır; Paralar
dökülüp rıhtımın üstüne dağılır ve hatta bazıları denize yuvarlanır. Halk hemen oraya üşüşür;
herkes bulabildiği kadar toplar. Para torbasının sahibi onların bu hareketlerini büyük bir endişe
içinde takip eder; toplanan paraların getirilip deniz kenarında kalan torbaya konduğunu görünce
içi biraz ferahlar Derken kayıkçılar suya dalıp denizin dibine gitmiş olan kuruşları çıkarmaya
başlarlar. Avrupalı dostumuz bütün bunlara karşı cömertlik yapmak ister isterse de onlar
'vazifelerini yaptıklarını' söyleyerek verdiği parayı almazlar her biri bir tarafa çekilir giderler.
Zaten o kadar çok insana bahşiş yetiştirmek de mümkün değildir. Dostumuzun şaşkınlığı süreken
orada bulunan hamallardan biri torbayı alır ve dostumuzun evine götürür. Adam orada hemen
parasını sayar ve görür ki 1000 kuruşu tamı tamına durmaktadır! Gözlerine inanamaz; bir daha
sayar... Hayret!.. Bir kuruş bile eksik değildir."
A L. Castellan bunları yazıyor ve soruyor:
"Halkın en fakir tabakasındaki incelik ve zarâfetin bu derecesi acaba yalnız Türklere mi münhasırdır?"
Siz ne dersiniz?

_________________
alıntı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




İşte Türklük ruhu budur.. Empty
MesajKonu: Geri: İşte Türklük ruhu budur..   İşte Türklük ruhu budur.. Icon_minitimeCuma Eyl. 12, 2008 12:32 pm

nereden nereye şimdiki insanımız da çalıp çırpma meraklısı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
medineli
«««Vip Üye»»»
«««Vip Üye»»»
medineli


Kadın Mesaj Sayısı : 286
Nerden : istanbul
İş/Hobiler : kuran okumak
Lakap : hacı
Kayıt tarihi : 18/04/08

İşte Türklük ruhu budur.. Empty
MesajKonu: Geri: İşte Türklük ruhu budur..   İşte Türklük ruhu budur.. Icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 3:39 pm

ALLAH razi olsun
SULTANIM demiş ki:
nereden nereye şimdiki insanımız da çalıp çırpma meraklısı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
İşte Türklük ruhu budur..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
FORUM ANA SAYFA :: «««««Üyelere Özel»»»»» :: Serbest Kürsü-
Buraya geçin: